Internet of Things (IoT) Gerçekten Nedir ?
3 yılı aşkındır içinde bulunduğum Internet of Things (IoT), yani Nesnelerin İnterneti dünyasının ne olduğunu basit ve anlaşılır bir biçimde açıklayacağım.
Internet of Things, en basit düzeyde herhangi bir nesnenin internete doğrudan veya dolaylı olarak bağlanabilmesi anlamına gelmektedir. Bu nesneler aklınıza gelen herhangi bir şey olabilir; cep telefonlarınız, kahve makinaları, kameralar, arabalar, endüstri cihazları ve hatta ayakkabılarınız bile olabilir. Yani nesne deyince aklımıza, internete bağlanabilen herhangi bir şey gelebilir ya da her şeyin internete bağlanabileceğini hayal edebilirsiniz.
Artan sensör çeşitliliği ve sensörlü cihazların kullanımındaki artışla birlikte sensörler hayatımızın her yerinde var olmaya başladı. Bunun sonucunda internete bağlı nesne sayılarında öngörülenin çok üstünde bir artış görüldü. 2019 yılında yapılan araştırmalara göre yaklaşık olarak 7 milyar internete bağlı nesne ya da cihaz var diyebiliriz. Bu cihazların internete bağlanabilmesi, bizim de bu nesneleri internet üzerinden izleyip yönetebileceğimiz bir dünyayı bize sunuyor. IoT ile ilişkili Machine-to-machine; makinaların birbirleri ile konuşmasını sağlarken, hep duyduğumuz yapay zekâ teknolojileri birbirlerine komut verebilen nesneler/cihazlar ortaya çıkmasını sağlıyor. Bu da cihazların gerektiğinde kendi kendilerini yönetebilecekleri anlamına geliyor. (Nesnelerin cumhuriyeti)
IoT’nin Kullanım Alanları Nelerdir ?
Internet of Things’in bu kadar popüler olmasındaki ana neden ise; binlerce, hatta milyonlarca nesnenin internete bağlanabilmesi ile oluşacak durumdur. Internet of Things; Akıllı Şehirler, Endüstri 4.0, Akıllı Evler, Akıllı arabalar başta olmak üzere onlarca alanda kullanılmaktadır. Bütün bu anlatılanları ve Internet of Things’i açıklayabilecek ve bize ne kadar güzel bir dünya yarattığını ortaya çıkartabilecek ufak bir senaryo hazırladım.
Internet of things (IoT) için Gerçek Hayattan Bir Örnek;
- İlk olarak, gelecektesiniz ama bu örnekte yine de bir işte çalışıyorsunuz. İşten çıktığınızda telefonunuz arabanıza bilgi vermekte ve arabanız ona yaklaştığınızı bilip kendini çalışır konuma getiriyor,
- Arabanız takviminizden sizin herhangi bir randevunuz ya da buluşmanız olmadığını bilip sizin eve gideceğinizi anlıyor ve size eve giden en iyi rotayı sunuyor.
- Arabanız da akıllı evinizi bu konu hakkında bilgilendiriyor yani eve doğru gittiğinizi evinizde arabanızdan öğrenmiş oluyor. Hava sıcaklığına göre, klimalar aracılığı ile eviniz sıcaklığı size en uygun sıcaklığa ayarlıyor. Eve geldiğinizde ilk olarak hangi kahveyi içtiğinizi bilen kahve makinanız yaklaştığınız bilgisini alıp hazırlamaya başlıyor.
- Eve girdiğinizde ışıklarınız açılıyor ve oluşan keskin kahve kokusundan kahvenizin hazır hale gelmiş olduğunu anlıyorsunuz.
- Akşam yemeğini hazırladığınızda, buzdolabınız eksilen yiyecek ve içecekler için siparişinizi çoktan vermiş oluyor.
- Kolunuzdaki akıllı bileklik yaşam koşullarınızı, vücut direncinizi ve bağışıklık verilerinizi bildiği için yorgunluğunuzu ölçebiliyor ve uyuma vaktinizin optimum saatinde size uyarı veriyor.
- İyi bir uyku çekmeniz için, nefes alışverişiniz ve kalbinizin atış ritmine göre uyanacağınız zaman ayarlanıyor.
- Uyandığınızda akıllı asistanınız havanın yağmurlu olduğu konusunda sizi uyarıp, akıllı bilekliğinizden gelen bilgilere göre hangi besinleri tüketmeniz konusunda sizi bilgilendiriyor.
- Arabanız çıkış saatinize göre kendini hazırlıyor, havanın soğuk olacağını bilip sıcaklığını ayarlıyor ve yağmurlu havada trafiği kontrol ederek size işe gidiş için yine en iyi rotayı sunuyor.
Örnekler çoğaltılabilir. Her şeyin internete bağlı olduğu bir dünyada hayatın ne kadar kolaylaşacağını hayal edin. Bunun sadece hayatımızdaki değil üretim için endüstrideki etkilerinin ne düzeye ulaşabileceğini düşünün.
Her şeyin internetine Hoş geldiniz 🙂